Bugüne odaklanın: Güzel bir kızı öperken düzgün araba kullanan birisi, öpücüğe hak ettiği dikkati vermiyor demektir.
Einstien
Evet, psişik olmak diye bir şey vardır. Sen öylesin ve herkes öyle. Psişik yeteneği olmayan kimse yoktur, bu yeteneği kullanmayan insanlar vardır. Psişik yetenek dediğiniz şey, altıncı duyunuzu kullanmaktan başka bir şey değil.
Tanrı ile Sohbet / Neale Donald Walsch
Bir kadın akıl hastanesinde gezerken bahçede 100 tane akıl hastası için sadece 3 koruma görevlisi olduğunu görünce hayretle görevliye sorar:
-"Bu kadar çok delinin size saldırıp, zarar vermesinden, kaçmasından korkmuyor musunuz?"
Koruma görevlileri net bir cevap verirler:
-"Hayır, çünkü deliler birlikte hareket etmez."
(*) Gittiğin her yerde benimlesin - Şebnem Ferah - Hoşçakal şarkı sözünden alıntıdır.
Söylediğiniz sözcükleri dinlemek için kendinize zaman ayırın. Eğer bir sözcüğü üç kez yineliyorsanız bunu bir kenara not edin. Bu sözcük artık sizin için bir kalıp niteliği kazanmıştır. Haftanın sonunda da oluşturduğunuz listeyi inceleyin, kullandığınız sözcüklerin sizin deneyimlerinizle nasıl uyuştuğunu görüp şaşıracaksınız.
Louis L. Hay / Düşünce Gücüyle Tedavi
Denen, parmağındaki yüzüğü diğer elinin parmaklarıyla döndürüyordu. Bu onun tikiydi. Yolda yürürken bile, ellerini vücudunun önüne getiriyor, sürekli yüzüğüyle oynuyordu.
Takıntılı adamdı. Hemen hemen her konuda bir takıntısı vardı.
![]() |
Hayat bizi kandırma! |
Paul Zollo: Neden şiir ve romandan şarkı yazarlığına geçtiniz?
Leonard Cohen: Hiçbir zaman aralarında bir fark görmedim. Bir şair ve romancı olarak para kazanamayacağımı anlamıştım. Ancak ekonomik bir problemi çözmek için bir şarkı yazarı veya şarkıcı olmak, çılgınlığın doruk noktasıdır, özellikle de 30' lu yaşların başında. Bu nedenle, bunu niye yaptığımı bilmiyorum. Sadece akışa göre hareket ediyorum.Tek bildiğim çok iyi bir roman olduğunu düşündüğüm Görkemli Kaybedenler' i yazdığım. Roman , çok önemli bir çalışma olarak görüldü, edebiyat eleştirmenleri tarafından beğenildi. Belki iyi, belki değil, km bilir. Ama ben yeterliydim. Gel gör ki faturalarımı ödeyemiyordum. Kitap sadece 2 bin kopya satmıştı. Yani başka bir romana başlamak çılgınlık olurdu.
Paul Zollo Röportaj/Şubat 1992. Bir Leonard Cohen Kitabı
Bu aralar Matrix Resurrections' ının fragmanları dolaşıyor. netflix'te gelecek aylarda yayımlanacakmış.
Neo: Bu gerçek değil mi?
Morpheus: "Gerçek" nedir? Gerçeği" nasıl tanımlarsın? Eğer, hissedebildiğin.....koklayıp, tadıp, görebildiğin şeylerden söz ediyorsan "gerçek", beyne iletilen elektrik sinyallerinin yorumlanmasıdır. Bu, bildiğin dünya. 20. yüzyılın sonundaki dünya. Şu anda sadece beyin etkileşimli bir simülasyonun parçası. Buna Matrix diyoruz. Bir hayal dünyasında yaşıyordun. Bu, bugünkü haliyle gerçek dünya.
Gerçeğin çölüne hoş geldin."
Bir Çin Atasözü der ki;
Bilmeyen ve bilmediğini bilmeyen bir aptaldır. Ondan sakının.Bilmeyen ve bilmediğini bilen bir öğrencidir. Ona öğretin.
Bilen ve bildiğini bilmeyen uykudadır. Onu uyandırın.
Bilen ve bildiğini bilen akıllıdır. Onu izleyin.
Netflix' te Biking Border' ı izledikten sonra öneri şeklinde gördüğüm ve izlediğim film.
Bir yol filmi. Ya da yol filmine benzetilmeye çalışılmış, Kadrosunda ünlü yıldızları koyarak iş yapmaya çalışan basit bir film.
Ölüm döşeğindeki arkadaşlarını ziyarete giden iki arkadaş, hasta arkadaşlarının kızını da ikna ederek gençliklerinde yaptıkları gibi Afrika çöllerinde Reanult 4L kullanarak yolculuk yapıyorlar.
Beğenmedim.
Büyük bir iç sıkıntısıyla uykusundan uyandı. Atletle yattığı halde sırılsıklam ter içindeydi. Yatağında doğruldu ve atletini çıkardı. Nefesi hızlıydı. Karnı bir iniyor bir çıkıyordu. Gördüğü rüyayı hatırlamaya çalıştı ama hatırlayamadı.
Dünkü yaşadığı olayların sıkıntısını hala üzerinden atamamıştı.
Hemen komidinin üzerindeki kitabına uzandı.
Kitabın beyaz bir kabı vardı. Siyah büyük harflerle adı yazılıydı. "İHTİYAÇLAR KİTABI". Başlığın altında küçük harflerle "İhtiyaçlar değişir." yazılıydı.
Kitabın kırkıncı sayfasını açtı. Her ihtiyaç duyduğunda, kırkıncı sayfayı okurdu.
"Bir şey yok. Hayata devam..."
Kitabı kapattı ve yerine koydu.
Odadan çıktı.
Bir daha ihtiyaç duyduğunda yine kitabın kırkıncı sayfasına bakacaktı. Daha önce binlerce kez bakmıştı ve her baktığında kırkıncı sayfada başka bir şey yazıyordu.
Foça 2009 / Önder Güngör |
Küçük bir alıntı,
"Bazen yaşananları düşündükçe uyku uyuyamaz ya da çok uyur, yemek yiyemez ya da çok yer, kabuslar görebilir, vücudumuzda hayali ağrılar yaratabiliriz. Aslında tüm bunlar orijinal korku yaratan olguyla bağlantımızı tamamlamak ve özgürleşmek içindir. Kabuslar bu deneyimden öğrenmemiz gereken ve kaçırdığımız bazı verileri bize sunmak içindir. Kabusları bilinçlice aşmak için uyanık halde olayı hayalimizde yeniden yaşamak gerekir. Bilinçle yaşanan bir olaya bilinçaltı artık müdahale etmez."
Nil Gün
Ruhsal Şifa Teknikleri / Keith Sherwood