Geçenlerde sabah arabayla işe giderken, Show Radyo' daki Gazoz Ağacı' nı dinliyordum.
Program sunucusu Cem Arslan anlatıyor.
Bir gün, Koç Üniversitesi' nde bir programa katılmış. Ara verildiğinde kantine gitmiş.
Kantinde ön sırada olan kız, kantinciden Kenpeyr istemiş. Kantinci
"Buyur?" demiş.
Kız tekrar kenpeyr istiyorum demiş.
Kantinci,
"Ablacım anlamadım bir daha de bakalım demiş?"
Kız kenpeyr istiyorum demiş tekrar.
Kantinci
"Ablacım valla ne istediğini anlamadım ama bizde öyle birşey yok." demiş.
Sonradan anlaşılmış kız Canpare istiyormuş.
"Ülker Canpare Bisküvisi"
Ah bu gençlik.
Aslında bu satırları okurken bile, içinde Türk Dili' ne ait olmayan o kadar çok sözcük olduğunu görebilirsiniz. Hadi bunlar doğuıştan beri aileden, yaşadığımız çevreden öğrendiklerimiz ama sonradan öğrendiklerimizi bari dilimize sokmasak.
Kenpeyr ne ya!!!!
Bu satırları yazarken aklıma başka bir radyo hikayesi daha geldi.
Yine bir sabah işe giderken radyo dinliyordum. Ancak programın adı aklımda değil.
Genç bir kız canlı yayına bağlandı.
Sunucudan,
Cem Adrian' ın yeni şarkısını çalmasını istedi.
Sunucu arkadaş,
"Yeni şarkısını bilemedim hangisinden bahsediyorsunuz?" diye sordu."Yeni çıktı ya.." dedi kız. Sonrada ekledi. "Kum gibi."
....
Bir hikaye daha aklıma geldi.
Yıllar önce Kitap Fuar' ında genç bir kız eline üç-beş kitap almış röportaj yapıyor.
Sunucu soruyor.
"Fuar'ı nasıul buldunuz?
Genç kız:
"Çok faydalı buluyorum. Hem yeni kitaplara ulaşabiliyoruz hem de aldığımız kitapları yazarlarına imzalatabiliyoruz. Ancak bir kitabımı imzalatamadım. O yazar fuara katılmamış. Sabahattin Ali'" dedi.
Ankara / 28 Ocak 2024
Yorumlar
Yorum Gönder